Robert De Niro kimilerine göre gelmiş geçmiş en iyi oyuncu olarak kabul edilmektedir. Dünyanın birçok yerinde yapılan anket ve listelerde ilk üçte her zaman yer alır ve genelde de birinciliği kimseye kaptırmaz. Pacino, Hoffman, Nicholson ve Brando gibi isimler olmasa bu unvan çok daha keskin bir şekilde kullanılır olabilirdi ama bu isimleri de bir çırpıda listenin aşağılarına atmak bir hayli güç. De Niro, tıpkı Brando ve Pacino gibi metot oyunculuğunu benimsemiş ve bu tarzın en önde gelen isimlerinden biri olmuştur. Bunda Lee Strasberg, Stella Adler ve Actors Studio’nun bünyesinde görülen eğitimin de payı büyüktür. Buların yanı sıra, De Niro’yu Scorsese’ye bağlayıp, birliktelikleri olmasa onun bu kadar başarılı olamayacağını düşünen ve özellikle son on yılda neredeyse hiç seçici olmadan her sunulan projede yer alıp kalitesini epey düşürdüğünü dile getirenler de var. Bütün bunların ışığında, olumsuz bazı yorumlara rağmen De Niro’nun gelmiş geçmiş en iyi oyunculardan biri olduğunu söylemek ve onu seyredebildiğimiz için çok şanslı olduğumuzu belirtmek, sanırım söylenmesi gereken ifadeler. De Niro’nun doğum gününü kutluyor ve kişisel bir “en iyi 5 performans” listesini de huzurlarınıza sunuyoruz.
Raging Bull (1980)
Karakter: JAKE LAMOTTA
De Niro, yükseliş ve çöküş öyküsü anlatılan boksör Jake La Motta’yı canlandırıyor bu filmde. Daha hazırlık aşamasında De Niro farkını ortaya koyar ve bahsettiğimiz metot oyunculuğunun gereklerini yerine getirir. Önce uzun süre boks dersleri alır, filmde karakterin fiziki değişimini de gerçekçi bir şekilde verebilmek için yirmi kilo alır (bazı kaynaklarda otuz diye geçmektedir) ve Scorsese’yi film için hırslandırır, hatta kararı De Niro aldırır. Daha proje aşamasında filme ne kadar inandığını belli eder. Motta’nın hırslı ama kaba karakterini perdeye o kadar muhteşem aktarır ki De Niro, sempati kurup bazen üzülmek, bazen sinirlenmek, bazen hırslanmak ve bazen boş vermesine ortak olmak kaçınılmazdır. Hele ki kıskançlık üzerinden ilerleyen, Joe Pesci ile beraber döktürdükleri bazı sahneler var ki tadına doyum olmaz. En iyi erkek oyuncu Oscarını da fazlasıyla hak ederek kazanan De Niro’nun bu performansı, filmografisinin en iyisi olarak kabul edilebilir.