Game of Thrones Bölüm ve Sezon İncelemesi

Lancel Lannister;Loras Tyrell;The High Sparrow

Altıncı sezon harika ve büyük ihtimal ile gelmiş geçmiş en iyi bölümle finalini yaptı. Geçen yazımızı okuyanlar için araştırıp ortaya çıkarılan teorileri aktarmıştık ve birçoğu gerçekleşti. Umarım uyarıyı dikkate alıp son paragrafı okumayanlar ve hiçbir şey bilmeden izleyenleriniz daha çok olmuştur. Şimdi de açık açık son bölümden bahsedeceğimiz için spoiler yemek istemeyen, final bölümünü izlemeyen okuyucularımızın hemen sayfayı terk etmelerini rica ediyor ve yasal uyarımızı yapıyoruz. Son düzlüğe gayet net bir şekilde girilen bölüm, hem gelecek sezon için birçok ipucu barındırıyor hem de meşhur kışın gelmesi ile heyecanı artırıyor. Tabii “heyecanımız artsa ne olur? Bir sene bekleyeceğiz” dediğinizi duyar gibiyim ama üzerine yapılacak sohbetlerin ve teoriler hakkındaki beyin fırtınalarının sonu yok.

Sezon finali bugüne kadar en iyi final diyenler şimdiden çok. Öyle demeyenler bile ilk beş bölüm arasına alacaktır. Peki neden bu kadar güçlü? Öncelikle basit olandan başlayalım. Sanata, sinemaya diziye bakışımız ne olursa olsun entrika, büyük olay ve hüzün ya da mutluluk verecek gelişmeleri özellikle dizilerde izlemeyi hepimiz severiz ve bu bölüm bunlardan çok var. Cersei’nin wildfire ile inanç grubunu ve yanından birçok kişiyi yok etmesi, Jon Snow’un “çok bekledik bunu çok” dedirten “The King in the North” olarak kabulü, Arya’nın artık işe koyulması ve kanlı düğünden beri beklediğimiz intikamı Walder Frey’den alması, Melisandre’nin sürgün edilmesi, Tommen’in annesinin katliamına dayanamayıp intihar etmesi, Jon Snow’un kanında Stark ve Targaryen karışımı bulunması ve sonunda Daenerys Targaryen’in Westeros’a doğru yola çıkması. Yazarken bile nefes kesen olaylar silsilesi. Neredeyse herkesin yolunun çizilmesi ve dur durak bilmeyen olaylar zinciri. Bunu anlatı ve görsel açıdan da yönetmen Sapochnik’in yine muazzam bir şekilde ortaya koyması da cabası. Cersei bölümündeki kadrajlar, geçişler ve müzik kullanımı çoğu filmde bile bulamayacağımız türden bir kalite barındırıyordu. Diziler, film seviyesine ulaşmaya başlamış ve bunu birkaç senedir dillendirir olmuştuk. Game of Thrones’un Sapochnik yönetimindeki son iki bölüm çoğu filmden daha iyi dememize de sebep oldu. Çıtanın bu kadar yükselmesi Game of Thrones sonrası takip edeceğimiz dizileri için belki de handikap ama şimdilik o kısmını düşünmeyip tadını çıkarmakta fayda var. Bu bölümün bir başarısı ve insanları sevindirmesi de bir evvelki bölümün sonunda başlayan “artık bizim de yüzümüz gülüyor” hissiyatı. Hep üzüldüğümüz, karakterleri kaybedip perişan olduğumuz dizi artık istediğimiz gibi ilerliyor ve genelde hak edenler terki diyar eyliyor. Normalde nefret ettiğimiz Cersei sayesinde bile inanç oluşumunun gidişine sevinmeyenimiz pek yoktur tahminim. Tüm bunlar bir araya gelince de bölüm inanılmaz bir etki bırakıyor ve en iyilerden biri olma unvanını ele geçiriyor. Final olarak ise en iyisi olduğu tartışılmaz bir gerçek gibi duruyor.

gotBu sezona genel olarak bakarsak; şahsi kanaatimin, iki muazzam final bölümü olmadan bile en iyi sezonun altıncı sezon olduğuydu. Hani ilmek ilmek işlenmiş, tıkır tıkır ilerliyor ikilemelerini kullandığımız işler vardır ya, bu bölüm işte bu açıdan çok önemliydi. Karşı çıkanlar olacaktır ama bence senaryo konusunda en olgun, en ayarlı sezonun da bu olduğunu düşünmekteyim. Hodor’un “hold the door” haykırışından adının gelmiş olması gibi bir kök bonus barındıran son sezonun senaryosu iki şeyden dolayı ön plana çıkıyor. Birincisi diğer sezonlarda bazen gördüğümüz aşırı ya da eksik olaylara yer verilmemesi, seyircinin kaba tabirle gazını alacak ekstra bir olaya imza atılmaması, ikincisi de kitabın önüne geçmenin verdiği özgürlük ve baskıdan kurtulmanın gayet yerinde kullanılması. Bu bonuslar sayesinde senaryo matematiği bir dizi için olabilecek en üste seviyede yer alıyordu. Elbetteki görsel açıdan ve sinematografi meselesi üzerinden ilerlendiğinde de bu sezonun, diğer seonların çok ilerisinde olduğunu söylemek mümkün. Salt efekt açısından değil, adeta sinema yapar gibi oluşan görsel tercihlerdir bunu dememin sebebi. Bundan sonraki sezon ya da sezonlar (olursa) sonuca bizi götürecek, muazzam olacak ama bu sezonu geçmesi güç olacaktır.

got 3

Peki önümüzdeki sezon bizi neler bekliyor. Altıncı sezon kadar güçlü teori ya da sızan bilgiler yok ama tahmin yapmak için de elimizde altı sezonluk bir deneyim var. Jon Snow’un küçük diğer ihtimaller gerçekleşmezse Rhaeger Targaryen ve Lyanna Stark’ın oğlu olduğunu görmüş bulunmaktayız. Yarı Stark yarı Targaryen bir Kral önünde bakalım kim durabilir. Ak Gezenler dediğinizi duyar gibiyim. Artık kışın gelmesi ile büyük bir savaş ve önemli zayiatlar bizi bekler. Oldukça güçlenecek olan Jon Snow ve ahalisi bakalım Ak Gezenler’e dayanabilecek mi? Ya da bir inanış tekrar başın bir iş gelip, bu sefer Azor Ahai olarak karşımıza çıkabileceğiydi ama bu oldukça düşük bir ihtimal olarak gözüküyor. Burada üç başlı ejderha kehaneti devreye giriyor. Daenersy ateş, Snow buz ise Tyrion’da şarkı olabilir mi? Tyrion neden sarışın, neden ejderhaları sakinleştirebildi? Bütün bunlar onun da Targaryen kanından olabileceğini gösteriyor. Sakin olun sadece tahmin yapıyoruz. Bran’a gelelim. Kuzgun zaten kendisi, önceki Bran hikayelerindekiler de o ve Ak Gezenler gelince duvarı kendi örüyor teorileri var. Tamam bunu çabuk geçelim bana da pek olası gelmedi. Teoriler bitmez ama bir gerçek var ki çok büyük şeyler olacak. Ak Gezenler, Targaryen’ler ve Lannister Hanesi sona kalacak ve kıyamet o zaman kopacak. Tabii bazı teoriler gerçekleşirse geriye Jon Snow ve Daenerys kalacak ve mutlu bir son bizleri bekleyecek. Seneye bunu yedi bölüm olması beklenen yeni sezonda göreceğiz. Bu son sezon mu? Yoksa bir kısa bölümlü sezon daha olacak mı bilmiyoruz. Resmi açıklamayı bekleyelim ve bu sezonu arada bir yerde tekrar izleyerek hem tadını çıkartalım hem de bazı teoriler için ipuçları toplayalım.

Kuzey asla unutmaz…

© 2024 Modern Sinema