Moulin Rouge
Moulin Rouge, müzikal filmlere yepyeni bir bakış açısı getiren ve modern başyapıtlardan kabul edilen bir film. Oldukça stilize ve görsel açıdan da fazlaca doyurucu olan yapımın oyunculuk performansları da oldukça başarılı. Hatta bu performanslara şarkı söylemek konusundaki başarı da eklenmiş durumda. Bunlara ek olarak dans ve müziklerin filmin esas dinamiklerini oluşturduğunu söylersek, soundtrack albümünün önemini de belirtmiş oluruz. Hip Hop, tango, rock başta olmak üzere birçok türü barındıran ve birkaç meşhur şarkının cover versiyonu da bulunan albümün en büyük kozu ise filmin oyuncularının seslendirdiği parçalar. Ewan McGregor ve Nicole Kidman’ın bu performanslarının yanı sıra albümün parçalarında Christina Aguilera, Bono, David Bowie gibi tanınmış isimlerin imzası da var. Hem filmin yenilikçi tarzını net ortaya koyan, hem de güzel bir mix albüm havası taşıyan Moulin Rouge soundtrack, sizi fazlasıyla memnun edecektir.
Filmin en güzel sahnelerinden biri ve müziği için şöyle buyurun;
Albümün tamamını dinlemek için ise şöyle buyurun;
————
21 Grams
Değeri şimdilerde çok daha iyi anlaşılan usta yönetmen Inarritu’nun 2003 yılında çektiği bir başka başyapıttır 21 Grams. Kader üçlemesinin ikinci halkası olan bu oldukça melankolik filme, kendine has tarzı olan ve çağın en iyi bestecilerinden kabul edilen Gustavo Santaolalla’nın melodilerinden daha iyisi sanırım bulunamazdı. Onun sahnelere kattığı derinlik, günümüzde başka hiçbir bestecide yok. Sadece filmle alakalı değil, bağımsız bir şekilde dinlendiğinde de sizi alıp götürecek ve bambaşka hissettirecek bestelerdir Santaolalla melodileri. Amores Perros, Babel, Brokeback Mountain gibi filmlerin soundtracklerini de yapan Santaolalla’nın yapıtları arasında benim tercihim ise kesinlikle 21 Grams…
Spoiler içeren muhteşem final ve harika beste için şöyle buyurun;
————
Ocean’s Eleven
Harika bir kadro, müthiş kostümler, karizma haller ve ustaca planlar. Bu seri birçok cool şeyi bir arada taşıyor. Bir yeniden çevrim de olan filmin 70’li yıllara ait doneler içerdiğini de söylemek mümkün. Bir soygun daha ne kadar karizma olabilir? Ne kadar özenilesi bir hal taşıyabilir. Tabii böyle bir oluşum için en az kadro kadar karizma müzikler lazımdı ve onu yapacak olan da David Holmes’den başkası değildi. Filmin temposuna harika şekilde eşlik eden parçalar tıpkı filmde de olduğu gibi 70’li yıllara bolca göndermeler içeriyor. Funk kültürünün etkisinin fazlaca hissedildiği bas tınıları ise albüme müthiş bir dinamik katıyor. Yolda yürürken dinlediğinizde, kendinizi Brad Pitt kadar yakışıklı ya da George Clooney kadar karizmatik hissedebilir ve birazdan bir kumarhane soygununa katılacakmış gibi soğukkanlı olabilirsiniz.
Bonus olarak, serinin tamamını ele almış gibi değerlendirip, üç filmin soundtrack albümünü de playlistinize almanızı öneririz.
Filmden kareler eşliğinde harika bir parça için şöyle buyurun;
https://www.youtube.com/watch?v=jbTY_3MsL-o
Albümün tamamını dinlemek için ise şöyle alalım;
