Duvarlara posterleri asılan, genç kızların hayran olup taklit etmeye çalıştığı ama müthiş bir filmografiye ve oyunculuğa sahip olup, poster kızlığı sıfatından kurtulabilen çok az aktris vardır. Tunus’da katıldığı bir güzellik yarışmasından birincilikle ayrılan ve ünlü sinema okulu Centro Sperimentale di Cinematogrfia’da oyunculuk dersleri alan Claudia Cardinale bu aktristlerin başında gelir. Venedik Film Festivali’ne katılmaya hak kazanması, müthiş bir kariyerin de başlangıcı olmuştur. Kendisi bunu kırsa da güzelliği dillere destan olmuştur her zaman. Yani oyunculuğunun önüne geçtiği zamanlar, güzelliğinden dolayı daha çok ilgi duyulduğu zamanlar olmuştur. Oysa ki yetenekleri görmezden gelinmeyecek kadar harikadır. Güçlü kadın portresini de muhteşem oynar (ki birden fazla western filminde döktürmüştür), etkisi uzun süre devam edecek naif ve daha kadınsı rolleri de. Kendisi ile ilgili ufak bir internet gezintisi yapsanız, eminim ki gelmiş geçmiş en güzel kadın ibaresi ile de bol bol karşılaşırsınız. Bunu avantaja çevirmek yerine, hep ekstra durumlardan kaçınmış ve bunu kullanmamayı tercih etmiştir. Filmlerinde, güzel ve seksi oluşunu adeta gizler. Ön plana çıkarmamak için prensipleri vardır. Bizim sinemamızda Türkan Şoray kanunları olrak bilinen bazı seçimlerin bir benzeridir bunlar. Hatta bunu şu sözleri ile açıkça ifade eder; “Aktris olmak için skandalların ve itirafların gerekli olduğuna asla inanmadım.Kendimi ve hatta bedenimi filmlerimde asla açığa çıkarmadım. Gizem çok önemlidir.”
Franco Cristaldi kariyeri için epey önem taşır. Onunla tanışması ve hayatını birleştirmesi bazı kapıların da açılmasını sağlamıştır. Visconti, Fellini ve Malle gibi yönetmenlerle haşır neşir olan ve onlarla bol bol çalışma imkanı bulan yapımcı Cristaldi, Cardinale’nin bu isimlere ulaşmasını da sağlamıştır. Zaten güzel de olan ve yetenekleri de ortaya çıkan aktris için kariyer yolu daha baştan sağlam örülmüştür. Sinema severler, özellikle de İtalyan sineması sevenler için Cardinale’e duyulan özel bir sevgi mevcuttur. Zira; birçok baş yapıt ve dönemin önemli filminde o vardır. Belki Sophia Loren kadar değildir ama azımsanmayacak kadar da etkildir. Visconti’nin, Rocco ve Kardeşleri, Il GAttopardo, Fellini’nin Otto E Mezzo, Leone’nin Once Upon A Time in West’i bunlardan sadece birkaçı. Birçok ödül alan Cardinale’nn bir de Altın Portakal’ı bulunuyor. Sinyora Erica İle İtalyan Olmak filmindeki rolü ile ödüle layık görülmüştü. Bizim için de hoş bir olay olarak hafızalarımıza kazındı.
Bir dönem Amerika’da da filmler çeken Cardinale, o topraklarda, en çok Pembe Panter serisinde rol aldığı filmlerle tanındı. Şu an 77 yaşında ve hala aktif olarak sinemanın içinde. Hatta Türkiye’de bir projede daha rol alacağı söyleniyor. Umarım bu gerçekleşir ve onu bir kez daha, hatta bir festivalde yakından görme şansına sahip oluruz.
EN İYİ BEŞ CLAUDIA CARDINALE PERFORMANSI
1- La Ragazza Di Bube
2- Il GAttopardo
3- Otto E Mezzo
4- Once Upon a Time in West
5- The Pink Panther